Monday, December 05, 2011

Karıncalar Çıktı Mavi Mavi Oynadılar - II

10 gün sonra ilk defa okula gidecektim. Uzun bir hastalık sürecimi büyük bir oranda atlattığıma göre okula gitmemde bir sakınca yoktu. Aslında öyle "vay efendim komşunun oğlu epey hastaymış bir ziyarete gitmek lazım" gibi mevzuların döneceği bir durumda değildim. Canım bir süre okula gitmek istemediği için rapor almıştım.

Durumumu şimdi küçümsesem de ilk günler hayvan gibi hastaydım ama komşu teyzelerin gelip "yi ievladım kısır da yi" cümlelerini duymak istemediğim için "yıkılmadım ayaktayım" pozu veriyordum apartmanda. Kimi zaman bakkala inip 5 litre su alarak, kimi zaman merdivenleri 3'er 3'er çıkarak gayet sağlıklı olduğumu belli ediyordum. Apartmanda adım Raki'ye çıksa şaşırmazdım.

Dersin başlamasına 50 dakika kala uyandığım için acele etmem gerektiğinin farkındaydım. Tuvalete gidip idrarımı bir güzel edip eyledikten sonra giyinip yola koyuldum. Otobüse bindiğimde arka tarafa doğru ilerlerken otobüste bir kadın dikkatimi çekti. Kadının dikkatimi çekmesinin tek sebebi vardı. Bu sebep güzelliği değildi. Kadın Tekken'deki Nina'ya benziyordu. Hatta bu benzerlikten öte bir durumdu, kadının Nina olduğuna artık emin gibiydim. Tam kadının yanına gidip "bacım sen Nina mısın" diye soracakken ayağındaki Ugg aykablarını görünce soruyu sormaktan vazcayıp yerime oturdum. Fikirlerim %100 oranında değişmişti. O kadın Nina olamazdı, en fazla Pelin olurdu.

Okula gidip son derece sıkıcı dersi dinleyip çıktıktan sonra tuvalete doğru ilerledim. Yani işemeye gittim. Hedef noktam pisuvara gelmiştim. Gözlerimi kapatıp kafamı yukarı kaldırmış, bir güzel işiyorken "selamun aleyküm" sözüyle irkildim. Ahbaplarımla tuvalette karşılaşmıştım ve ortam anında "selamun aleyküm" den "napıyorsun lan ibnetor" kıvamına gelmişti. İşeyip ettikten sonra bahçeye gidip banklara oturmaya karar verdik.

Onlar teknik üniversitede olan milyonlarca erkek gibi karıya kıza bakarken, bense medeni gibi onların yaptığının yanlış bir hareket olduğunu vurguladım defalarca. Çok uzun süre geçmeden "ibne misin amınakoyim" sözleri şahsıma söylendi. Yani küfür ettiler bana. Durumu uzun uzun açıkladım bana hak verdiler, aslansın abi, kaplansın, yürü be koçum falan dediler. Neden dediler peki? Ben de anlamadım ama olsun, böbürlendim, birtakım olaylara girişesim geldi ama girmedim. Daha önce gaza gelmenin gereksizliğini defalarca görmüştüm çünkü. İlk kez gaza gelmemiştim.

"Yarın da mı rapor alsam, o gebeş adamın dersine gelmemek için" gibi bir cümle kurdum istediğim an rapor alabildiğimi belirterek. İnsanların gözünde Oxford Tıp Fakültesi başhekimini tanıyormuşum gibi bir izlenim yarattım lakin hiç öyle değildi. "Bana da alsana lan rapor" sözlerine başparmağımı işaret ve ortaparmağımın arasına koyarak karşılık verdim ve haeaheahah diye tam bir hıyar gibi güldüm.

İçlerinden biri bir kıza tutulduğunu söyledi. "Abi bence X'e söyle aranızı yapsın madem o da iyi arkadaşınmış, arkadaş arkadaşın pezevengidir sonuçta di mi" dedim. Bir süre kimseden ses çıkmadı. Ben de hadi lan eve gidelim artık dedim. Kısa bir sessizlikten daha sonra fikrim mantıklı bulundu. Eve geldim bilgisayarım yine şarj olmuyordu. Bir süre boşuna onla uğraştım. Okula gitmeden önce şarj aleti ayağıma çarptığından "ananıskm şarj aleti kere" diyip şarjı tekmelediğim aklıma geldi. Baktım, yerinden çıkmıştı. Keşke Malmek'te yaşasaydım orada şarjla kabloylan uğraşmazdım dedim. Oturdum, kafamı ve boynumu kaşıdım.

No comments: