Sunday, May 22, 2011

bana bi yardım edin lan

Deminden beri uzun uzun düşünüyorum. ferşbab diye bi kelime vardı lan diyorum ama tam çıkaramıyorum. Ferşbab kelimesi bi hikayede mi geçiyordu, hikaye çok çılgın olayların yaşandığı bi hikaye miydi, yoksa hikayede gözlerinden lazer sıkan adamlar mı vardı, acaba bu adamlardan birinin adı Cumali Ferşbab mıydı diye düşünmekten aklım çıktı. çok pis salladığımı düşünmemeniz için Cumali Ferşbab diye birinin kesin olduğuna dair iddalarda bulunmuyorum.

ama vardı lan ferşbab diye bi kelime diyip gogulda arayınca da bi şey çıkmadı ferdibaba.com lu bişeyler çıktı ama aradığım o deyildi benim dediğim gibisi vardı. Bilen varsa ferşbabın ne olduğunu bi şekilde bana ulaştırsın. Artık meğil atabilir, feysbuktan ekleyebilir(remziler hasanlar biliyorsa da lütfen eklemesin) bi şekilde ulaştırın işte.

Böyle düz şeylere takılmaktan beynimi çıldırıyorum. Sabah kalkıp menemen yiyip çay içen, havadurumunu görünce "anasını skiyim bi yaz gelemedi" diyen adamım yani öyle pek çılgın değilim(emre aydın dinlemiyorum evet emre aydın dinlemek çok çılgınsal çok rak) pek coşumsal hareketlerim yok. Toplu taşıma araçları(otobüs, metrobüs, diğer denişik şeyler) dışında gayet mahalle bakkalı karakterinde bi adamım. Akıllarda gayet coşkun sucuğun katkılarıyla giydiğim mavi pelerinimle kasalara oturup 250 ml fanta içen adamım. alttaki adamın daha yerel şekli mavi kostümlüsü.



Ama iş metroya gelince metrobüse gelince otobuza gelince deyişiyor. Bakkallıktan adeta bir canavara, adeta apartman yöneticiliği yapan emekli itfaiyeciye(Çarli'deki Ateş bey) dönüşüyorum. O an bu nuryüzümün, bu melek yüzümün ve duygularımın nasıl çirkinleştiğini ben bile hayal edemiyorum. Emin olun koluma çarpıp dökülen eşyalarımı hiç sklemeden yoluna devam eden adama "amına koydumun hayvan çocuğu" diye bağırmamı duymak istemezdiniz. duymayın zaten, beni böyle tanıyın istemem, beni şiirlerimle güleryüzümle bilin.

Beni çok kötüleştiriyor bu arabalar(metrobüste olsa gemi de metro da olsa bi araba sonuçta). Hayatımda ilk kez küfür ettiğime pişman olmama yol açıp beni üzdüler lan daha ne olabilir ki. metrobüse binerken ayakkabıma basıp çıkaran adama "yuh amınakoyim ya" dediğimde kardeş kusura bakma, arkadan itiyorlar istemsiz bastım sözlerini duymaktansa orada bi temiz dayak yemeyi tercih ederdim.(etmezdim) Üstüne üstlük abi asıl sen kusura bakma haklıydım ama küfür etmemem gerekiyordu, haklıydım ama küfür edince haksız duruma düştüm gibi sizin de takdir edebileceğiniz üzere sik gibi bir cümle kurmam da kendimi daha da kötü hissetmeme yol açtı.

Ama geçti şimdi o adam da pek sikimde değil, hatta amına koyim o adamın.(evet ayıyım) bugünkü adama da bişey demiyorum, umarım boattrip gibi bi gemiye biner de huu huuu.(sonu yine yarak gibi oldu ama idare edin baş başss)

No comments: