Wednesday, May 04, 2011

uzaysız astronot

Artık daha mesudum. Yağmurlu havalarda yağmur tandanslı (voohoo tandaaans dediim) şarkılar paylaşan arkadaşım kalmadı. Maalesef sizin gibi benim de arkadaşlarım bol bol yağmurlu şarkı (here comes the rain againin de tut, yağmuru vardı, rainy dayi vardı) paylaşırdı. Çokşükür hepsi yok oldu da (ya da yeter lan diyip sildim pezevenkleri) bu dertten kurtuldum.

Küçükkene (11-14 yaşları arası) balık beslemiş biriyim. Bir sürü balığım vardı. Eminönüne gidip mısır çarşısından balık alırdım yavrulardı bunlar, yavruları falan büyürdü severdim onları. Ne kadar iyiymişim değil mi küçükken de hayvansevermişim. Astronot isimli balıklar dikkatimi çekerdi hep ama hiç beslememiştim. Beslemem de zaten bi sempatikliği yok hırçın gibi hayvanlar.




Astronotların neden bu kadar sinirli olduğuna durduk yere kafayı taktım. Sebebini bulmam kolay olmadı.(oldu) Hayvan zaten her an "ananı sikerim arkadaşım ne bakıyon lan" tipli bakışlı bir hayvan sen de gidip hayvana astronot demişin. Ne bi uzayı var ne bi gezegeni var ortamda, bütün ömrü suda geçiyor çekilecek dert değil amına koyim. böyle hayvanın et yemesine de asla şaşırmam. Sen ona astronot dersen et de yer ananı da sker yani afedersin.

Değişsin astronotların ismi, mesela Lütfü olsun. evet Lütfü bu balık türü için çok uygun bir isim. Lütfen astronotlara bundan sonra Lütfü diyelim dedirtelim. Yomu yokuna sinirlendirmeyelim hayvanatını bitkisini.

No comments: