Friday, April 15, 2011

ismim Hıdır olsa babamı hortumla döverdim

Sokaktan geçen birkaç kılıksız ergene sövüşledikten sonra mülümüse bindim kuzenimle. Belki 2 yılansal bayan görür biraz da gezeriz diye yine ilkel düşüncelere kapılmıştık.(Aslında ben kapılmıştım çünkü teknik üniversite okuyan benim)

Minibüste yer olmadığından kuzenim hemen ön koltuğu kaptı. Bana da para konan o garip yer kaldı oturmak için. Hep böyle nerde bi siklik, nerde bi kötü duruma düşmelik olay var gelip beni bulur. Bu sefer isyan etmedim ama. Çünkü tam karşımda tahminen 20-21 yaşlarında renkli gözlü ve cıvıl bir bayanla kucağında yeğeni oturuyordu. "Deyze deyze" diye bağıran Ayşecik edasıyla teyzesine sesleniyordu küçük piç.



Yine sevimliliğimi(sevimlililililerle selam kızlar Büyük ev ablukada dinliyorum boyum da uzun 1.83) kullanarak çocuğa garipçe hareketler yapıyordum. Sağını solunu yukarıyı göstererek olmayan şeyler varmış gibi taşak geçiyordum yani. Sonra da tehehey diye gülüp başını okşadım.(aslında tipini sikim diyordum içimden) Genç bayanın ilgisini çekmem zor olmadı tabi ama üzerinde gördüğüm bordo aberkrombi fırç aşotmanından sonra ıyy bakışlarımla bütün iletişimimizi bi anda kopardım. Benliği Kırşehir'e ait biriyle(uff benlik de dedim) ne kadar iletişim kurabilirdim ki yani. İndi sonra orospu.

Biz de indik ve daha sonra avm tuvaletine işemeğa girdik. Ben engelli tuvaletini göstererek yeğen sen buraya gir kehehey derken farklı bir adamın oraya girmesi beni bayağı acayipsetti.(acayipsetmek) Haydar Dümen saçlı abiyi yine gördüm. Zaten Haydar saçlı abiyi hayatımda 7 kez gördüysem 6 sı aynı tuvalette gördüm, ne sikim bir iş bu.

Kumpir yemeğe oturduk. Abi yea bi gün Ortaköy yapalım kumpir yeriz hem gibi saçma fikirlere kapılsam da bunu dile getirmedim. Söylesem kuzenimin kafama sandalye atması çok olasıydı çünkü. Zor kurtardım. Eleman(kumpire ne istiyosan yazılı bi kağıt varmış adını yazıyon böyle acayibli bişey, fiş gibi ama deyil) kağıda bakıp bir de bana uzun süre baktı. Kağıtta ismime 'Hıdır' yazdığımdan bu durumu baya bi tuhafsadı. Bi an ben bile düşündüm ismim Hıdır olsa sik gibi hissederdim kendimi diye. Düşünsenize ne kötü, biri size Hıdır diyo siz de bakıyosunuz amına koyim. Bi gün sıtarbaksa gidersem oraya da farklı bi isim yazacağım. Tabi sıtarbaksa giden bir Hıdır deyil de bir Cenk olur, bir Alptuğ olur.(ya ne olacağıdı kıpss)



Sonra çıktık aykap almağa karar verdik. Artık heroyinli hap içtiğimden midir, kimya laboratuvarında kimyemi madde kokladığımdan mıdır gidip 42 numara ayakkab aldım. 42 numara ayak mı olur amınıskim gidip yarın 43üyle deyiştireceyim. Banktaki demir aralığına yaslayıp da ziki demirlere sıkışmış çinli siki(evet yukardaki resim) gibi duruyor ayaklarım aykabda. "Ayakkabı giyince açılır yeaa" diyen tezgahtar piçin de anasını sikim.

No comments: